
Kardiyovasküler Hastalıklar Nedir?
Kardiyovasküler Hastalıklarında Risk Faktörleri
Kardiyovasküler Hastalıklardan Korunmak veya Gelişimini Önlemek İçin Yaşam Tarzı Değişikliği Önerileri
Kardiyovasküler Hastalıklar Nedir?
Kardiyovasküler hastalıklar (KVH); koroner kalp hastalıkları, inme, romatizmal kalp hastalıkları, serebrovasküler hastalıklar, periferik arter hastalığı, hipertansif hastalıklar ve aritmiler gibi; kalp ve damarlarda oluşan tüm problemleri içeren hastalık grubudur.
Bulaşıcı olmayan hastalıklar içerisinde meydana gelen ölümlerden en çok kardiyovasküler hastalıklar sorumludur. Dünyada yılda kardiyovasküler hastalıklardan 17.7 milyon kişi, kanserlerden (8,8 milyon) kişi, solunum hastalıklarından (3.9 milyon) kişi ve diyabetten (1,6 milyon) kişi ölmektedir.
Türkiye’de ise tüm yaş grupları için değerlendirildiğinde iki ölümden biri kalp damar hastalıklarından kaynaklanmaktadır ve bu sebeple meydana gelen erken ölümlerin %80’i önlenebilir niteliktedir.
Davranışsal risk faktörleri yani; sağlıksız beslenme, yetersiz fiziksel aktivite, sigara ve alkol kullanımı koroner kalp hastalığının %80’inden sorumludur. Sosyoekonomik faktörler ve şehirleşme ile toplumun yaş ortalamasının artması, stres, kalıtsal faktörler kardiyovasküler hastalıkların diğer belirleyicileridir.
Sağlıksız beslenme ve yetersiz fiziksel aktivite etkisiyle bireylerde kan basıncında yükselme, kan şekeri yüksekliği, kan lipidlerinde yükselme, fazla kilo veya obezite görülmektedir.
Kardiyovasküler hastalıkların beslenmeyle ilişkili risk faktörleri; aşırı enerji alımı, aşırı ve özellikle doymuş yağ alımı, yetersiz vitamin alımı, yetersiz mineral alımı, aşırı alkol tüketimi, beslenme bilgisi eksikliği, yanlış besin seçimleri, beslenme ile ilişkili önerilere uyumsuzluk, yetersiz fiziksel aktivite, obezite ve aşırı kiloluluktur.
Kardiyovasküler hastalık riskini azaltmak için ilk alınacak tedbirler, yaşam biçimi ile ilişkilidir. Eğer birey fazla kilolu ya da obezse vücut ağırlığı azaltılmalı, fiziksel aktivite arttırılmalı ve yüksek kolesterollü ve doymuş yağı yüksek diyetten uzak durulmalıdır.
Klinik araştırmaların sonuçları, bel çevresindeki 12 cm’lik artmanın kardiyovasküler hastalık ve obeziteye bağlı hastalıkların görülme sıklığı açısından %34′ lük risk artışına sebep olduğunu göstermiştir.
Diyette yapılan değişikliklerle serum kolesterolünün, özellikle LDL kolesterolünün düşürülmesinin, KVH riskini azalttığını göstermektedir. Kolesteroldeki %1 düşüşün hastalık riskini %2 düşürdüğü hesaplanmıştır.
Kilo kaybı; kan şekeri regülasyonu sağlanmasına yardımcı olmakta, kan basıncı ve trigliseridleri düşürmekte, LDL seviyelerini azartırken, HDL kolesterol seviyelerini yükseltmektedir.
Vücut ağırlığındaki %1’lik artış serum kolesterolünde 1,1 mg/dL artışa neden olur. Ancak hızlı kilo kaybı; kanda serbest yağ asitlerinin ve trigliseritlerin artışına neden olur. Bu nedenle haftada 1 kilogramdan fazla zayıflama önerilmemektedir.

Kardiyovasküler Hastalıklardan Korunmak veya Gelişimini Önlemek İçin Yaşam Tarzı Değişikliği Önerileri
1. Sağlıklı Beslenin
- Yeterli ve dengeli beslenin.
- Yeterli sebze-meyve tüketin (günlük 3-4 porsiyon sebze, 2-3 porsiyon meyve gibi)
- Yiyeceklerdeki tuz, şeker ve yağ miktarını azaltın.
- Doymuş yağ içeriği yüksek yiyeceklerin miktarını azaltın. Kırmızı eti haftada 1-2 gün, beyaz et, haftada 3-4 gün tüketmeye çalışın, etlerin görünen yağlarını veya derilerini mutlaka ayırın. Ayrıca günlük yemekler ile vücuda alınan yağ miktarına dikkat edin. Kullanılacak yağ türünü bitkisel sıvı yağlardan seçin.
- Posa içeren besinler tüketin (tam tahıl, kurubaklagil, sebze, meyve vs). Haftada 2 gün mutlaka kurubaklagil tüketin.
- Salatalara sirke, limon ve çeşitli baharatları istediğiniz miktarda kullanabilirisiniz.
- Günlük en fazla 2 fincan kahve tüketin.
- Sakatatlar (karaciğer, böbrek, yürek, dil, işkembe), kaymak, krema, çikolata, pasta, mayonez, bazı kuruyemişler, hayvansal yağlar (tereyağı, margarin,), yağda kızartılmış her türlü yiyecek, salam, sosis, sucuk, pastırma, işkembe, kavurma, kolalı ve gazlı içecekler, hazır /işlenmiş gıdalardan uzak durun .
2.Sağlıklı bir vücut ağırlığına sahip olun.
Beden Kitle İndeksi (BKİ) kg/m2 formülüyle hesaplanır; 18.5-25 kg/m2arasında ise normal, 25-30 kg/m2 arasında ise hafif şişman, 30’un üzerinde ise şişman, 40 ve üzerinde ise obez, olarak tanımlıyor. 20-25 kg/m2 BKİ değerleri arasında kalınmalı.
3.Sigara ve alkolden uzak durun.
Kullanıyorsanız sigarayı bırakmanız hem kendi sağlığınızı hem de hem çevrenizdeki insanların sağlığı korur. Sigarayı bıraktıktan sonraki 2 yıl içerisinde kalp ve damar hastalığı riski önemli ölçüde azalır. 15 yıl içerisinde de, sigara içmeyen bir kişiyle aynı düzeye gelir. Sigara dumanından korunmak kalp ve damar hastalığını önler.
Aşırı alkol tüketimi yüksek tansiyonu %5-7 oranında artırmaktadır. Bu nedenle özellikle yüksek kan basıncından korunabilmesi için, alkol tüketiminden kaçınılmalıdır.
4.Hareket edin.
Hareketsiz yaşam süren kişilerde hipertansiyon gelişme riski, düzenli fiziksel aktivitesi olanlara göre %20 -50 daha fazladır. Haftalık 5 defa, en az 30 dakika orta yoğunlukta bir etkinlik gerçekleştirin (hafif koşu, bisiklete binme vs). Merdiven kullanın, arabaya binmek yerine yürüyün.
5. Günde en az 8-10 bardak su için.
Yeterli su tüketimi kan şekerinin ve kan basıncının dengelenmesine yardımcı olacağı için yeterli su tüketimi kalp ve damar sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır.
